Kavramsal Benliğe Bağlılık
Hepimizin kim olduğumuza dair birer hikâyesi vardır. Bu hi kayeler karmaşık ve
bir o kadar da çok katmanlıdır. Bu hikayeler; adımız, cinsiyetimiz, yaşımız,
kültürel geçmişimiz, medeni hali miz, işimiz vb. gibi objektif gerçekler
içerirken aynı zamanda, içinde bulunduğumuz roller, ilişkilerimiz, zayıf ve
güçlü yanları mız, sevdiklerimiz ve sevmediklerimiz, umut, rüya ve beklentile
rimiz gibi tanımlama ve yorumlarımızı da içerisinde barındırır. Eğer bu hikayeyi
hafifçe elimizde tutarsak, kim olduğumuza ve hayattan beklentimize dair bize
yardımcı olacak bir benlik duy gusu kazandıracaktır. Diğer bir yandan, bu
hikayeyle birleşirsek —hikayenin kendimiz olduğunu düşünmeye başlarsak— birçok
problemi de beraberinde yaşarız. Birçok ACT kitabı bu hikâyeleş tirme sürecini
kavramsal-benlik veya içeriksel-benlik şeklinde ta nımlar. Buradaki tercihim,
Patty Bach’in ortaya attığı tanımlayıeı- benlik yönünde olacaktır. Çünkü bu
kendi benliğimizi tanımlama sürecimizdir ve benlik tanımlamasıyla
birleştiğimizde benliğimizi oluştura şeyin sadece o tanım olduğunu düşünmeye
başlamamız muhtemel olur ve bütün düşünceler de kim olduğumuzun teme lini
oluşturacaktır; tanımlayıcı-benlik.
Şunu da gözden kaçırmamak gerekir; olumlu benlik tanımla masıyla oluşturulmuş bir birleşme de problematik olabilir. Me sela, kişinin “güçlü ve bağımsız bir insanım” gibi bir tanımla mayla birleşmesinin ne zararı olabilir ki? Şüphesiz ki böyle bir dü şünce bana yüksek özgüven verecektir, fakat gerçekten yardıma ihtiyacım olduğunda, bu olumlu benlik tanımlamamla birleşmiş- liğim bana nasıl bir katla sağlayacak? Yardım istemeyip bunu ka bul mü edeceğim? Peki, “ben çok iyi bir sürücüyüm, hatta sarhoş ken bile çok iyi araba kullanabilirim” düşüncesindeki olası tehlike ne olabilir? Tekrardan bana çok yüksek bir özgüven vereceği açık fakat kolaylıkla beni tehlikeye sürükleyebilir.
Depresyon hastaları genellikle “ben kötüyüm /değersizim/ ça resizim/ umutsuzum/ sevimsizim /salağım /çirkinim /şişmanım /beceriksizim /zavallıyım /başarısızım /eksiğim /iğrencim/ sılacı yım” gibi olumsuz benlik tanımlamalarıyla birleşirler. Aynı za manda olumlu olabilecek elementler de yakalayabilirsiniz. Mesela, “ben güçlü bir insanım bu şekilde davranmamalıyım” veya “ben iyi bir insanım neden bunlar benim başıma geliyor?” ve hatta “yardıma ihtiyacım yok benim, kendi başıma halledebilirim”.
Kommentare
Kommentar veröffentlichen